• Künye
  • Gizlilik
  • Reklam
  • İletişim
Salı, 17 Haziran 2025
Kastamonu Gazetesi - Kastamonu ve Bölge Haberleri, Kastamonuspor, Şehir Gündemi ve Son Dakika Haberleri
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • POLİTİKA
  • KÜLTÜR • SANAT • HAYAT
  • SPOR
  • YAZARLAR
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • POLİTİKA
  • KÜLTÜR • SANAT • HAYAT
  • SPOR
  • YAZARLAR
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör
Kastamonu Gazetesi - Kastamonu ve Bölge Haberleri, Kastamonuspor, Şehir Gündemi ve Son Dakika Haberleri
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör

ÇALILARIN ARDINDAKİ

29 Ocak 2022
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU
A A
MERHABA
Share on FacebookShare on Twitter
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU [email protected]

Rüya mı görüyordum. Hayal meyal seçebiliyordum görüntüleri. Bir ses geliyordu arkasından. Duymak istiyor muydum? Bilmiyorum. Ama bir şey oluyor bana. Gözlerimi kapatırken değiştiğimi hissediyorum. Uykum her zamanki gibi değildi artık.

Uyanmam için pencereden düşmem gerekti. Bir şekilde ayaktaydım. “Güzel bir yerdeyim.” diyordum kendime. Neden sonra biraz dikkatli bakmaya başladığımda, çevremdeki ahenkte bir eksiklik, yanlış bir şeyler olduğunu hissettiren, bir boşluk görüyordum. Yalnız değildim belki, birileri vardı yakınımda,  ama bu boşluk önemli bir şey anlatıyordu sanki. Onların benim gibi olmadığını söylüyordu bana. Korkuyordum, hem de boşluktan dışarı adım atmam gerektiğini bile bile. Cesur olmak için zamana ihtiyacım vardı. Yoksa yine yanılıyor muydum? Basitçe korkaklık mı ediyordum?

İhtiyacım olan zaman geçmiş olacak ki, gördüğüm o delikten geçmiş, dışarıda buldum kendimi. İstesem de geri dönemezdim artık. Boşluk kapandığından değil, geride kalan anlamsızlaştığından. Sanki hiç var olmamıştı bir an önce durduğum yer. Bir his devam etmemi söylüyordu. Onu dinledim. Ona güvenmem gerektiğini şimdi kavrıyordum.

Ne var ki karşımda koskocaman bir duvar buldum. Üst üste yığılı tuğlalar öyle aşılmaz görünüyordu ki… Nedense umursamadım. “Bu sefer değil!”. Ona baktıkça anlamaya başladım. Beni nasıl sardığını, nasıl beni sıkıştırdığını kavrıyordum. O boşluktan geçerken arkamda bıraktıklarım, bu duvarı kendimden gizlemek için hayal ettiklerimden başka bir şey değildi. Renkler, yaşam, görüşümü perdeleyen yemyeşil çalılar…Belki de bu yüzden duvardan geçmem o anda oluverdi. Anlıyordum. Puff…

Öbür taraftaydım. Geriye baktığımda üzerinde uyuduğum pencereyi görebiliyordum. Ama duvar oradaydı. Ve o an fark ettim. Kendi gerçeklerimi delip geçiyordum. O his. Tekrar içimde kabardı. İnan ne olduğunu bile düşünmedim. Sadece kabul ettim.

Artık duramazdım. Karşımda umut dolu bir hayat vardı. Yine de zaman geçiyordu. Koşmalıydım.  Bu sefer önümde hafifçe aralanmış bir kapı vardı. “Belki benim gibilerin olduğu bir diyara açılıyordur, belki de çıkmaz bir yoldur.”. Denemeden bilemezsin değil mi?

Hiçbir şey kolay değil. Kendi yaratımımın farkına varmam, gördüklerime değil de, hissettiğim şeye inanmam, sınırlarımı umursamadan onların ötesine atlamam da kolay değildi. “Yine de bu daha farklı. Ben değilim bunları var eden. Düşüp uyanabileceğim bir pencerede yatmıyorum artık.” Yaratılmışın içinde bir unsurdum.

Burada işler daha farklı yürüyordu. Düşünmek, çalışmak ve daha fazla çalışmak gerekiyordu. Bir süre sonra gözüm bir pencereye takıldı. Boşluk oradaydı. Bu sefer anlamı bozmuyordu. Sadece vardı işte. Gitmeliydim. Bu sefer geri dönmek pahasına çıkmalıydım oradan. O his tüm bu zaman boyunca kaybolmamıştı. Yine de çalışmaya devam ettim, zaman aldığını bile bile. Orada durakladım. Biliyorum belki çok zaman aldı, ama hazır hissetmeden kim hareket etmek ister ki?

Bu sefer düşmedim. Kendim atladım pencereden. Ayaklarımın üzerinde duruyor, kendimi daha anlamlı hissediyordum. Şimdiye kadar yaşadıklarım olmaları gereken yedelerdi. Yani gerimde. Sınır yok, sıkışma yok, tabi kaybedecek zamanım da yoktu artık. Nereye yetişmem gerektiğimi bilmesem de, acelem vardı. İşte o anda çiti gördüm karşımda. Nedense hiç yabancı gelmiyordu. “Bir yeri hatırlatıyor. Rengi, görünüşü, yüksekliği farklı olsa da bu çitle daha önce karşılaşmıştım. Etrafında o tanıdık yabancılar var. Bu ola bilir mi? Onu geçmeyi başaramazsam asla bilemeyeceğim. İşte bu yüzden şansımı denemeliyim.” Etrafta cesaret verecek kimse yoksa kendi kendine telkinde bulunmak o kadar da delice olmasa gerek.

Farklı, yine de aynı olan bir yer görüyordum şimdi. Çitler, pencere, kapı, duvar, çalılar ve uyandığım o yer. “Ne anlama geliyor bu?”

Biraz dikkat ettiğimde kavrıyorum gerçeği. Bu yüzden camın önünde seni uyurken gördüğümde şaşırmıyorum. Sen de benim gibi mutlu olacağın diyarın hayalini çağırıyorsun. Korkularımı paylaşıyorsun. Şimdi yanına geliyorum. Çalılar büyüyüp de, çitleri örtmeden ve şimdi çit olan kalın bir duvara dönüşmeden önce seni uyandırmalıyım. Yalnız hissetmiyorum kendimi, yanına varamamış olsam bile. Seni görmem yetiyor belli ki. O tanıdık yabancılar gözlerini dikmiş bakıyorlar bana. Orada işim olmadığını düşünüyor pek çoğu. Yine de engelleyemezler beni. Engellememeliler.

Şimdi yanındayım. Gözlerini dikmiş bakıyorsun bana. O an anlıyorum. Uzun zaman önce seni görmüş olabilirim. İllüzyonun içinde, diğerlerinin yanındaydın. Ama fark edemedim. Beni saran çalıları büyüttüğüm, duvarımı güçlendirdiğim rüyama geri döndüm. Hatalıydım, hazırda değildim belli ki. Hangisi daha ağır basıyor bilmiyorum. Sen de uyumak isteye bilirsin. Yokmuşum, ya da diğerleri gibiymişim gibi davrana bilirsin. Bunun olmasını hiç istemiyorum. Artık farkındayım. Geç olmadan sana da anlatabilirim yaşadıklarımı. Onun için “Lütfen uyan! Uyanmalısın. Uyan hadi…”. Zamana mal olmuş olsa da geç değil. Onu bulabiliriz. Tek yapman gereken uyanmak…

Birlikte hayal edelim, bu sefer kendimizi kandırmak için değil, zamanın ötesinde olacakları görmek için. Bak ne kadar mutluyuz. Ve mutlu kalacağız.

Yoksa uyandın ve beni mi dinliyorsun???

ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

 

 

Etiketler: araç huseyin ozbekavukatavukat hüseyin özbekavukathüseyinözbekbaro huseyin ozbekgazeteHÜSEYİN ÖZBEKhüseyinözbekkastamonuKastamonu gazetesikastamonu haberkastamonu hüseyin özbekköşe yazarıköşe yazısıözbek
PaylaşTweet
Önceki Haber

Acacia Maden üretimi yüzde 25 artırma hedefinde

Sonraki Haber

İl Koordinasyon Kurulu “offline”

Benzer Haberler

MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Acaba ben de linç yer miyim?

23 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Eğer sevilmiyorsanız bu iyi bir haberdir

21 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Bir çizgi filmin anısına

19 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Korsan dediğin sadece filmlerde olsun

16 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Küçük ama dev kitap

15 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Gaspçılarla baş etme kılavuzu

12 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Kendi kendine kendini kandıramama sanatı

9 Kasım 2022
MERHABA
ZEKİ GÜRDAL KARAOĞLU

Sendromsuz pazartesi

7 Kasım 2022
Sonraki Haber
Valiliğe şükran

İl Koordinasyon Kurulu “offline”

Son Haberler

Legem Yayınevi: Hukuk Dünyasının Güvenilir Kaynağı

Teksan ile Kesintisiz Enerji Çözümlerine Ulaşın

16 Haziran 2025
Mazlum: Sakarya’nın Lezzet Mirasından Dünyaya Açılan Bir Çikolata Markası

Mazlum: Sakarya’nın Lezzet Mirasından Dünyaya Açılan Bir Çikolata Markası

16 Haziran 2025
Legem Yayınevi: Hukuk Dünyasının Güvenilir Kaynağı

Legem Yayınevi: Hukuk Dünyasının Güvenilir Kaynağı

16 Haziran 2025
Kervan ile Yaşam Alanlarınıza Şıklık Katın

Kervan ile Yaşam Alanlarınıza Şıklık Katın

16 Haziran 2025
    Please install/update and activate JNews Instagram plugin.
Kastamonu Gazetesi - Kastamonu ve Bölge Haberleri, Kastamonuspor, Şehir Gündemi ve Son Dakika Haberleri

Sitede bulunan özel içeriklerin hakları saklıdır.
Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

Bizi Takip Edin

  • Künye
  • Gizlilik
  • Reklam
  • İletişim

Kastamonu Gazetesi © 2015 • Tüm hakları saklıdır.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Gör
  • ANA SAYFA
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • POLİTİKA
  • KÜLTÜR • SANAT • HAYAT
  • SPOR
  • YAZARLAR

Kastamonu Gazetesi © 2015 • Tüm hakları saklıdır.