2015 yılındaki Cumhuriyet Bayramı resmigeçidinde yayından fırlayacak ok gibi, dosta güven düşmana korku salacak heybette, gözlerinden bağımsızlık ateşini taşırarak yürümüştü…
Beton zemine vurduğu ayak sesleri ile çınlamıştı meydan.
“Türkiye Cumhuriyeti yıkılmaz… Şu yürüyüşündeki asalete bakar mısınız hele, yedi düvel bir araya gelse, alayına tek başına Muharip Gazi Ali Cesuroğlu yeter be!…” sözleriyle aktarmıştım hafızlarımızda kadim kalacak o anı…
“Hiç düşünmez, ardına bakmaz, elinden geleni sakınmaz… Siper eder gövdesini, durdurur cumhuriyetimize kasteden o hayasızca akını.”
Cumhuriyet ile yaşıttı, Cumhuriyet’in askeriydi, Cumhuriyet’in muhafızıydı…
Cumhuriyet’in örnek yurttaşıydı.
Kore gazisiydi…
Kıbrıs gazisiydi.
Vatanseverdi…
Cumhuriyet’in emekçisiydi.
Hukukçuydu…
Cumhuriyet’in hukukçusuydu.
Cumhuriyet’in en zor anlarında, tam da vatan evlatlarına ihtiyaç olduğu zamanda, kelle koltukta…
Kürsü başındaydı.
Askeri hakimdi…
Cumhuriyet’in faziletlerine hakimdi.
Avukattı…
Türkiye’nin en kıdemli avukatı olarak Kastamonu Barosu üyesiydi.
Sivil toplumcuydu…
Muharip gazilerin haklarını savunmakta en öndeydi.
Kastamonu’nun övünç duyduğu hemşerisiydi…
En aydınlık referanslarından biriydi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin evladıydı…
Asırlık kahramandı.
Ruhu şad olsun…
Cennet mekan.
Not: 22 Temmuz 2019’da yazmıştım…
Ne kadar yazsam azdı.
“Göğsünde madalya takacak yer kalmadı, etten kemikten değil de şeref ve kahramanlık abidesi adeta, albay apoletiyle üniformasını çıkararak karıştığı sivil hayattaki rütbesi ise ‘mareşal’, gün yüzüne çıkartmaktan sakındığı iyiliklerini tanıyanlarından dinledim…
Cumhuriyetle yaşıt, Türkiye ve Atatürk sevdalısı.
Türkiye’nin hayattaki en yaşlı gazisi…
1923 doğumlu.
Hem Kore gazisi…
Hem de Kıbrıs gazisi.
İlkokula Çavundur köyünde başladı…
Bugünlere gelmesini sağlayan zihin dünyasının şekillenmesinde en büyük pay ilkokul öğretmenine ait, İhsan Ozanoğlu’ydu ilkokul öğretmeni, derya deniz şahsiyet.
İlkokul 3’e gelindiğinde babasını çağırdı Ozanoğlu, ‘Şehirde bir okula yazdır, bu çocuk bambaşka, daha gelişkin eğitim olanaklarından faydalanasın’ dedi…
İsfendiyar İlkokulu’na nakloldu, ardından Abdurrahmanpaşa Lisesi, parasız yatılı okudu, gaz lambasında ders çalıştı.
Milli Savunma Bakanlığı’nda görev almak kaydıyla Ankara Hukuk Fakültesi’nde okudu, askeri hakim olarak şanlı Türk Ordusu safına katıldı…
Kore savaşına, Kıbrıs çıkarmasına katıldı, gazi oldu.
Emeklilik ona göre değil…
Kastamonu Muharip Gaziler Derneği’ni kurdu, bugüne getirdi, Güney Kore ve KKTC ile ilimiz arasında kelimenin tam anlamıyla köprü oldu.
Ali Cesuroğlu…
Hemşerimiz.
96 yaşında…
İnsanlık abidesi.
Cumhuriyetle yaşıt…
Her ikisinin de ömürleri daim, fikirleri payidar kalsın.”
MUSTAFA AFACAN
