Kazma kürek yaktıracak kadar uzayan kış mevsimi boyunca yaşanan yoğun yağışlarla biriken karlar bir anda ısınan havayla birlikte çok hızlı biçimde eriyince korkulan oldu. Hem de, 11 Ağustos kâbusunu hatırlatacak ölçüde.
Heyelanlarla birlikte başlayan süreç su taşkınlarıyla sürdü.
Bozkurt’ta yaşanan felaketin acısı dinmemişken, yine taşma noktasına geldi Ezine Çayı. İnebolu’daki Zarbana Çayı hakeza… Ve irili ufaklı dereler elbet.
Heyelanlar oldu, yollar kapandı…
Yıkılan köprüler yeniden yapılır, kapanan yollar yeniden açılır elbet, ama önemli olan insanlarımızın yaşamakta oldukları ve 11 Ağustos’la birlikte tavan yapan korkunun, endişenin sürüyor olması. Anlaşılan korku kolay kolay geçmeyecek.
Şu an mühim olan, insanlarımızın zor durumda kalmış olması. Yolu kapandı diye evlerine gidemedi insanlar, ulaşım sağlanamadı.
Geçtikleri köprüleri yeniden yerle bir oldu, korkunç manzaraya maruz kaldı insanlarımız yine.
AFAD ekipleri kurdukları halatla hasta kurtardı. Canlarını hiçe saydı. Yol açmak için çalışan operatörlerimiz gece gündüz dinlemedi…
İnsanın canını yakan, zoruna giden bunlar değil; bunları hâlâ yaşamak zorunda oluşumuzdur.
İkinci sayfamızda yer alan “Zaman Tüneli” köşesinde önce 30 yıl öncesinin, bugün ise20 yıl öncesinin iki haberine yer verdik.
Biri, sert geçen kış sonrasında ardı ardına yaşanan heyelanlarla diğeri ise Türkiye’de pilot il seçilen Kastamonu için hazırlanan “Kastamonu Afet Tehlike ve Riskinin Belirlenmesi” raporuyla ilgili.
Deprem, heyelan, kaya düşmesi ve çığdan oluşan dört ana afet türünün de yaşandığı bölge olduğu için Kastamonu’nun seçildiği belirtilen raporda yer alan uyarılara ne kadar kulak asıldı, yapılması gerekenlerden ne kadarı yapıldı acaba?
Yaşadığımız büyük felakete ve şimdi de bu kâbusu hatırlatan yeni olaylara baktığımızda buna olumlu bir cevap verilemeyeceği açık, ne yazık ki.
Yaşanan iklim değişikliğiyle birlikte hiç de alışık olmadığı atmosferik olaylarla karşılaşmaya devam edeceği ve bunların yaratabileceği sonuçları büyük bedel ödeyerek gören Kastamonu için yine tüm bu verileri, uyarıları göz ardı etme lüksü yok artık.
Afet döneminde bütün devlet erkânını ağırladıktan sonra gereğinin layıkıyla yapılması için bekleyen dört afet türüne de açık Kastamonu, umalım da tüm bunlarla baş edebilecek duruma gelsin.
Gözde MINIK
