Şehrimiz 90’lı yıllardan beri hayalini kurduğu Kırık Barajı’na kavuşmak için gün saymaya başladı, baraj havzasına kurulan şantiye bile görenlerin yüzünü güldürmeye yetip de artıyor…
Demek ki neymiş, hedefe ulaşmak için her kesimin birlikteliğinde meşru talep üzerinde güç birliği elzemmiş.
Bakan Eroğlu’nun bugün ilk harcı koymasıyla birlikte…
Baraj duvarları gün gün yükselmeye başlayacak.
Bölgede akıp gitmekte olan akarsuların heba olmaması, tutulacak suyun tarımsal üretimde kullanılmasıyla hane ve dolayısıyla il ekonomisini katkı sağlanmasını ilk gündeme getiren, bu amaçla bir araya gelerek baraj yapımını talep eden dilekçe yazan civar köy muhtarları başta olmak üzere…
Siyasilerden yerel basına, bürokratlardan odalara kadar her kesimin bu çorbada tuzu var.
Kırık Barajı talebini her dönem sıcak tutan yerel basın…
Bu alanda örnek bir fikri takibe imza attı hiç şüphesiz.
Kırık Barajı için yakın dönemin öne çıkan ismi ise hiç şüphesiz Tahsin Babaş oldu…
Evveliyatında KASKİ ve Fen İşleri müdürlüklerinin olması avantajı nedeniyle konunun ehemmiyetini çok iyi kavrayan Babaş, belediye başkanı olur olmaz hemen Kırık Barajı projesinin peşine düştü ve Ankara’ya gide gele mutlu sonun kaldırım taşlarını döşedi.
Evveliyatında DSİ olan İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Tahir Zafer Karahasan’ın zaman zaman dile getirdiği tespitler, kamuoyunun ilgisini Kırık Barajı üzerinde tutmakta ve bakanlıktan doğru rota üzerinde talepte bulunmakta son derece faydalı oldu…
Mevzunun bu sayede tekniğini anlamış oldu kamuoyu.
KATSO’dan KESOB’a tüm odalar…
Kırık Barajı’nı sürekli gündemde tuttular.
Parti gözetmeksizin milletvekillerimiz…
Bakanlık koridorlarında ellerinden geleni yaptılar.
Kent Konseyi’nin sürekli gündem maddesi oldu…
Her kesimden yurttaş görüşlerini dile getirdi.
Ve…
İllaki Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu.
Bir Kastamonuludan çok Kırık barajını istedi…
O olmasa olmazdı.
Vesselam…
Kırık barajı örnek olsun gelecekte.
Kastamonu bir ve beraber olunca…
Dağ da delinir, su da toplanır.
Şantiyesini gördüm dün sabah Kırık Barajı’nın…
Zafer takı gibi yükseliyordu Ilgaz’ın eteğinde.
