Engelliler için ayrılan park yerlerinde;
Aracın “Engelli aracı olarak” kayıtlı olması şartı var. Ancak bu engelli aracını aile fertleri de kullanabiliyor. Yani hiçbir engeli olmayan (oğlu, kızı, kardeşi, annesi, babası gibi) bir yakını istediği gibi aracı kullanabiliyor ve bu ayrılan yerlere park edebiliyor.
Ancak!
Aracı engelli kayıtlı olmayan ve H Sınıfı ehliyeti olmayan,
Ama “Engelli Kartı” olan hiç kimse bu park yerlerinden yararlanamıyor. En azından ön camdan okunabilecek şekilde araca bırakılması şartıyla engelli kartı olanlar da bu park yelerinden yararlanabilmeli. Ya da trafik amirliklerinden engelli kartına karşılık, engelli park kartı alınabilmesi önerisi getirilebilmeli.
Engelli aracını birçok kişi, vergi indiriminden yararlanmak adına engelli olan yakınlarının üzerine alıp kullanıyor. Engelliler için ÖTV’siz araç alımında 2021 yılı için limit 330 bin liranın üzerinde olması da bunu cazip kılmakta.
Öncelikle bu tür araç alımlarına bir sınır getirilmeli. Ya engelli kişi araçta olmalı ya da engelli yakını için o aracı kullanan o an için belgelemeli…
Engelli araçları için ayrılan park yelerine ise engelli kartı olanlar park edemiyor. Aracın ‘engelli aracı’ olmasını şart koşan bir yasamız var. (Araç engelli aracı olsun da aracı kullanan kim olursa olsun, der gibi.)
Bu iki konuda da yeni bir yapılandırma gerekiyor. (Özetlersek) Birincisi, yakınları üzerine vergi indiriminden dolayı araç alanların araçlarını keyfi kullanmalarına sınır getirilmesi. İkincisi ise engelliler için ayrılan park yerlerine engelli kartı olanlar da park edebilmeleri. Üçüncü olarak şunu da ekleyebiliriz, caddelerdeki, kamu kurum ve kuruluşlarındaki, alışveriş merkezlerinde, engelliler için ayrılan park alanlarının daha yoğun denetlenmesi gerekiyor… Son olarak bilinmeli ki: Her birey birer engelli adayıdır. Yarın ne olacağını kimse bilemez…
Şahabettin Mert
