Kastamonu gazetemizin 8 Şubat 2021 tarihli baskısında; “Kastamonu’nun Türk Sanat Müziği’ndeki Gururlarındandı: Hüner Coşkuner Kansere Yenildi.” başlıklı haberi okuyunca çok üzüldük. 58 yaşında, “genç yaşta” ilik kanserine yenik düşmüştü. Sesi ve davranışlarıyla tam bir sanatçıydı. Haberde; “Sanatçının kullandığı kişisel sosyal medya hesabı üzerinden yapılan paylaşıma göre, Kastamonu Cideli 6 çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak 1963 yılında İstanbul’da dünyaya geldiği belirtilmişti. Ağabeyim rahmetli Özdemir Tan’la (1939-2020) birlikte kaleme aldığımız 10 ciltten oluşan Gurur Kaynağımız Kastamonulular adlı biyografi ansiklopedimizde, Kastamonu nüfusuna kayıtlı olma, baba tarafından akrabalık ilkelerini benimsediğimizden, rahmetlinin özgeçmişi yayınımızda görülmüyordu. Ancak, anne tarafından akraba, annesinin Cideli olmasını da yabana atamayız. Önemli olan kendisinin, annesi Fatma Yavaş’ın, kardeşlerinin Cideli olduklarını reddetmeleriydi. Bu yüzden, Cideli bilgi kaynağım öğretmen Vildan Usta’yla da konuşarak bu anma yazısını yayımlamayı bir vefa borcu bildik. İnternet/Genel ağda kısa bir tarama yaparak yazımızı tamamladık.
Türk sanat müziği ses sanatçısı, bestekâr, şarkı sözü yazarı Hüner Coşkuner, altı çocuklu bir ailenin son çocuğu olarak 1 Nisan 1963 tarihinde İstanbul’da doğdu. Vildan Usta’nın verdiği bilgiye göre annesi Fatma Yavaş Cideli, babası ise Güneydoğu Anadoluludur. Cideliler onu hemşerileri bilirler.
Çocukluk ve gençliği ile hayatını İstanbul’da yaşadı. Lise yıllarında iken müzikle ilgilenmeye başladı. Bestekâr, şef Emin Ongan’ın başkanlığını yaptığı Üsküdar Musiki Cemiyetinin çalışmalarına katılıp 18 yaşına girmeden sahnelerde şarkı söylemeye başladı. Melahat Pars, Kâmuran Yarkın ve Feriha Tunceli gibi bestekâr ve ses sanatçılarından özel ders alıp repertuvarını genişletti. Seksenli, doksanlı yıllarda sahne çalışmalarının yanı sıra TRT televizyonunda birçok programda görev alıp ününü artırdı.
İlk ses kaseti/albümünü 1987 yılında yayımlayan Coşkuner, 2013 yılına kadar her biri büyük ilgi gören şu 19 albümü çıkardı: Doğuş (1987), Sakın Dönme Geriye (1989), Beni Sevmeni İstiyorum (1990), Gidemezsin (1991), Haydi Tut Ellerimi (1992), Gidiyor (1993), Olamaz (1994), Bir Evcilik Oyunu (1995), Bir Hüner Coşkuner Klasiği (1996), Bir Tek Sen Anlarsın (1997), Ben Ölürüm (1998), İşte Düet: Sevemem (Erol Büyükburç ile 1999), Klasikler 2 (2000), Vurgunum Sana (2002), Geleceksen Gelme Yâr (2005), Nerede (2007), Klasikler 3 (2009), Güle Güle Git (2011), Yeşilçam Klasikleri (2013).
2015 yılı sanatçı için bir dönüm noktasıydı. Sözleri ve müziği kendisine ait olan şarkılardan oluşan Seni Acele Görmem Lazım adlı kısa albümü/maxisingle ile çıktı sevenlerinin karşısına. Bu çalışmada şu eserler bulunuyordu: Sen De Yan Benim Gibi Yan, Yanına Geliyorum ve Rüzgâr Gibi Eseceğim.
Okuduğu bazı şarkılara video da çektirdi: Geleceksen Gelme Yâr, Nerede, Olamaz, Bu Akşam Bütün Meyhanelerini Dolaştım İstanbul’un gibi.
Rahmetli sanatçı birçok sosyal sorumluluk projesinde görev aldı. Kaset ve albümlerinin gelirlerini Lösemili Çocuklar Vakfı, Bedensel Engelliler Derneği ve Dünya Şizofrenililer Derneğine bağışladı.
Hüner Coşkuner, kemik iliği kanserine yakalandı. İstanbul’da tedavi edildiği hastanede tıbbın bütün imkânlarının kullanılmasına rağmen 4 Şubat 2021 Perşembe günü hayata veda etti. Cenazesi, 8 Şubat 2021 Pazartesi günü İstanbul KaracaahmetŞakirin Camisi’nde kılınan öğle ve cenaze namazlarının ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Cenaze töreninde 95 yaşındaki annesi Cideli Fatma Yavaş tekerlekli sandalyede başsağlığı dileklerini kabul etti.
Rahmetli sanatçının 2013 yılında yayımladığı Yeşilçam Klasikleri albümünde seslendirdiği Artık Sevmeyeceğim, Damarımda Kanımsın, Zalimin Zulmü Varsa, İntizar, Bir Garip Yolcu ve Senden Vazgeçemem şarkıları yıllar boyu tekrar tekrar dinlenilecek.
Onu rahmetle ebediyete uğurlarken, Türk sanat müziğine hizmetlerini saygıyla anıyor, ailesine, Cidelilere, Kastamonululara başsağlığı diliyoruz… Ruhu şad olsun!
NAİL TAN
